Dört haf, iki heceden müteşekkil bu sade kelimeyi, bütün boyutlarıyla ve bütün ihtişamıyla temsil edecek kadar usta. Yaş çok küçükken gönül verdiği, hayatını adadığı ve hala ilk günkü gibi severek yaptığı bir iş. İş değil aslında, bir hayat tarzı. Ustalık... Kim mi? Mehmet usta… Mehmet Yılmaz
Bir ocak, bir ateş ve pişip olgunlaşmak için ateşe meftun yağ, et, çeşit çeşit sebze, soğan, bulgur, bilinç, patlıcan, patates… Acı biber… Şeker, hamur ve tatlılar… Ve bir usta… Halden ve hararetten anlayan, elinin ölçüsü özel, lezzeti bilen, en büyük zevki; yapıp ikram etmekte bulmuş bir usta… Pişirir ve ikram eder. Sürüp gider bu yolculuk… Yıllardır ocakta yemek pişerken, kendisi de olgunlaşır hayatın içinde… Munistir, halim selimdir fıtratı. Sakindir, heyacınını iş başında ustalıkla saklar… Her haliyle Anteplidir. Gaziantepli… İlk görüşte kanı ısınır insanın. Güler yüzlüdür, güven verir. Selam dilinden eksik olmaz. Bir de hürmet… İşte bizim Mehmet usta böyledir. Dünya görmüştür ama hala Gazianteplidir ruhu… Şivesi de duruyordur yerinde. Cömerttir… Ama ne çektiyse gülden çekti.. *** Bizim Mehmet Usta, ustalıkla birlikte hikayesi olan bir adam.. 1966 yılında Gaziantep’in Nizip ilçesinde dünyaya gelmiş. Lezzet serüveni ile tanışması henüz orta öğrenim sıralarında olmuş... Daha 12 yaşında mutfak ve lezzet dünyasına karşı konulmaz bir ilgi duymaya başlamış. Çıraklık, kalfalık ve ustalık dönemi Gaziantep’in çeşitli restaurantlarında sürmüş. *** Yıllar çabuk geçmiş, Takvinler 1987’yi gösterirken Mehmet Usta, İstanbul’a, “Develi Restaurant”a Mutfak Şefi olarak transfer olmuş. Meslek ahlakı ve ustalığın icaplarını yapmış, sevmiş, sevilmiş, geniş bir çevre edinmiş. Gün gelmiş, yol görünmüş, kaderinde kendi ocağını kurmak varmış... Usta, 1992 yılında “Gaziantep’li Çağdaş” ismiyle İstanbul’daki ilk işletmesini açmış. Başında dumanlar tütüyormuş… Kısa sürede bu büyük ve tarihi şehrin en sevilen lezzet durakları arasında yerini almış. Bakırköy’deki bu güzel mekan, yıllarca Mehmet Usta’nın işletmeciliği ile lezzet tutkunlarını bir araya getirmiş… *** Usta, “nasip” demiş yeni bir ocak kurmak için yolculuğa çıkmaya kara vermiş. Uzun bir yolculuğa.. İçindeki lezzet aşkı ile Antep mutfağının efsane lezzetlerini artık dünya ile buluşturma arzusuna kapılmış. Mehmet Usta milenyumda, yani 2000 yılında yurt dışında bulmuş kendini. Neresi mi? Amerika. Gökdelenleri ile meşhur New York’ta. Develi, Çağdaş derken şimdi tabela da “Hemşin Restaurant” yazıyormuş… Amerikalıları da Antep Mutfağı ile tanıştırmış bizim usta. Bu mütevazi mekan, Amerikalılar tarafından “lezzetin zirve yaptığı” yer olarak adlandırılmış ve bizim usta ve mutfağı “New York Times” gazetesinde geniş yer bulmuş... Öyledir, ustalık dünyanın her yerinde geçerlidir. Yeterki sen hep usta ol… Hep ustalık yap, ateşin başında bekle, işini iyi yap ve işini iyi sun… Mutlu et ki mutlu olasın… Herşey iyi olsa da, hayallerinin ötesine geçsende nihayetinde gurbettesin. Vatan hasreti buram buram tütmeye başlamış... Bu ağır hasrete artık dayanamadığını fark eden Mehmet Usta , 2004 yılında yeniden ülkesine, Türkiye’ye dönmeye karar vermiş… *** Döner de boş dururm mu usta. Aynı yıl yine Antep’in unutulmaz lezzetleri ile “Pirpirim Restaurant”ı hayatı geçirmiş… Aradan üç yıl geçmiş, 2007 yılında Güllüoğlu ile birlikte “Kübban Restaurant”ın kuruculuğunu üstlenmiş Mehmet Usta… Nasipte olduğu sürece orada da ocak yanmaya devam etmiş... Hayat bir imtihandır ve sürprizlerle doludur. Kübban, fırında kabarmaya devam etse de ustalık yine sınanır… *** Usta, bu sefer lezzet hayallerini daha da büyüterek iş adamı Şükrü Sert ile 2014’ün Nisan ayında “Çargah Restaurant”ı kurarlar… Bu bir makamdır onlar için, ama bildiğimiz gibi bir makam değil. Bir de her gelenin yer bulduğu bir çargahtır “Çargah Restaurant”. *** İnsan eserinde görülür… Her detayı ile beste gibi ahenkli bir mekan olan “Çargah Restaurant” 3000 m2 lik büyüklüğü ve tarihi geçmişimizden ilhamlar taşıyan muhteşem mimari tasarımı ile Türk Mutfağı’na yapılmış büyük bir yatırım olarak kısa bir sürede İstanbul’un gözde lezzet durakları arasında zirveyi yakalayan bir mekan olmayı başarmıştır... Ustanın ustalık eseri. Tabi Şükrü beyin de öyle. Turuncu rengiyle Çargah, artık her yerden parmakla gösterilir bir seçkin mekandır. Her yere ve herkese yakındır, yolu hep açıktır. *** Sektörün en büyük sivil toplum kuruluşlarında yönetim kuruluğu üyeliğinde bulunan Mehmet Yılmaz, iki dönemdir restaurant ve cafeleri temsilen İTO meclis üyeliği görevini de yürütmektedir. Uzun yıllardan bu yana, geliştirdiği lezzet formülleri ile artık bir “lezzet duayeni” olarak medyanın ilgi odağı olan Mehmet Usta’nın lezzete dair püf noktaları birçok ulusal mecrada izleyici ile buluşmaya devam ediyor. Usta iş başında. Ocak yanıyor, hayat hala çıraklarına çok şey öğretmeye devam ediyor. Yeni lezzetler de keşif bekliyor… İşine, eşine ve beş çocuğuna tutkuyla bağlı bizim usta hayatı severek yaşıyor... Mehmet Usta…
Yorum ve Fotoğraf Ekle
Üye gİrİşİ yapınız